iZcİLiK EkİpMaNLArI

BIÇAK KULLANMA

         İZCİ BIÇAĞI

İzci bıçağı doğa adamları tarafından en fazla tutulan bıçaktır.

İzci bıçağı keskindir ve konserve açacağı, tirbuşon, tornavida gibi kullanabileceğin parçaları da vardır.  İzci bıçağını cebinde taşıyabilir, ya da sapındaki halkadan kemerine asabilirsin.

Bir izci için en iyi bıçak, çok amaçlı, gayet  sağlam ve keskisi  bulunan  çakı   cinsi, yukarıda sayılı ekleri ve keskin olanıdır.  

Kalın, iri bıçaklar kamplar için uygun değildir.  Eğer çevrede avcılık imkanı varsa avcı bıçağı kullanılabilir.

                                

İzci Bıçağı. çakı cinsi olanı kullanışlıdır

            BIÇAK ALIP-VERME

            Bıçak alınıp-verilirken dikkat edilmelidir.  Çakı cinsi bıçaklar kapalı halde alınıp verilmeli, açık verilecek ise keskin kısmı, veren tarafından tutularak verilmelidir.

 

Bıçağın Kullanılması

İzci bıçağı, izcilerin kır ve orman yaşamında en önemli yardımcılarından biridir.  Mutfakta, çadırda pek çok konuda yararlı olur.  Kullanırken dikkatli olunmalıdır.  Sebze ve meyve doğramada, et parçalamada, ya da kesilecek her hangi bir şeyi keserken dikkatli olunmalı, elimizi, parmağımızı kesmemeliyiz.  Sebze ve meyve bir doğrama tahtası üzerinde kesilmelidir.  Doğrama tahtası zor kesilen ve kolay yonga vermeyen ağaçlardan yapılmalıdır.

Kalem açarken yada bir ağaç parçasını yontmamız gerekiyorsa karşımızda kimse olmamalıdır.  Ona zarar verebiliriz.  Bıçağın kestiği artıklar çevreyi kirletmemelidir.

Bıçak asla onu köreltecek ya da kıracak şeyleri kesmek için kullanılmamalıdır.

İzci bıçağı kullandıktan sonra temizlenip kılıfına konulmalıdır.

 İzci bıçağının bakımı ve saklanması

İzci için bıçağı en değerli malzemelerindendir.  Ona iyi bakılmalıdır.  Bıçak her zaman kuru, temiz ve keskin tutulmalıdır.  Bıçak yerden uzak tutulmalıdır.  Nem ve toz bıçağı bozar.  Bıçak ateşten uzak tutulmalıdır, ateşin ısısı çeliği bozar.

Bıçağını kullandıktan sonra dikkatle sil ve muhafazasına koy, çakı ise kapat,  kılıfına koy.  Çakı kullanıyorsan ek yerlerini arada sırada makine yağı ile yağla.  Bıçak kılıfları deri vb. maddelerden yapılmış olmalı ve bele asılabilmelidir.

İzcİlİkte balta kullanma

 İZCİ BALTASI

“Hayatı ormanlarda geçmiş bir kimsenin baltasını iyi kullanması gerekir. Böyle bir kimse önce ağaç kesmesini öğrenmeli ve bu işte tecrübe kazanmalıdır.  Aletlerinden şikayet edenler, iyi işçi olmayan kimselerdir, onun için işe başlamadan önce kullanacağınız aletin iyi durumda olmasına dikkat etmelisiniz.”

“Baltanız, kesici kısmı bir buçuk kilogram ağırlığında, ağaç devirmekte kullanılan  bir balta olmalıdır.  Baltanızın sap kısmı gayet düzgün ve tamamen balta ağzı yönünde olmalıdır. Bunu anlamak için baltanızı kaldırıp gözünüzle sapla ağız kısmının aynı yönde olup olmadığını kontrol edebilirsiniz. Eğer, ağızla sap arasında yön farkı varsa baltanızı kesmek üzere ağaca salladığınız zaman istediğiniz yere vuramazsınız.”

        BALTANIN BÖLÜMLERİ VE İSİMLERİ

Baltanın bölümlerinin ayrı ayrı isimleri vardır.  Sap bölümünün arka uç kısmına burun, ön uç kısmına topuk, tutulacak bölümüne kabza,  baltanın keskin olmayan tarafına arka, sapın arka ile aynı yönde olan kısmına sırt. Keskin tarafına balta ağzı denir.

Sap uygun şekilde takıldıktan sonra sıkışması için bir gün su dolu bir kova içinde bekletilmesi ağaç sapın şişerek daha sağlam şekilde baltaya oturmasını sağlar.  Şişkinliğin devamı için sapın balta içinde kalan bölümü içine ağaçtan yapılmış bir kama (takoz) çakılmalıdır.  

BALTANIN KULLANIMA HAZIRLANMASI VE KULLANILMASI

Önceden kamp kurulan bir yerde kamp yapacaksan baltana fazla iş düşmeyebilir.  Ama yeni bir alanda kamp yapacaksan ve araziyi temizleme iznin varsa baltanı kullanma şansın çok olacaktır.  Yakacak odun bulmak için de baltanı kullanabilirsin.

Balta kontrolünüz dışında olduğu sürece en iyi dostunuzdur. Kontrolünüzü kaybettiğiniz anda ise en büyük düşmanınızdır. Keskin bir baltanın kullanıla kullanıla körleşmiş bir baltadan çok daha tehlikesiz olduğunun bilinmesi gerekir. Çünkü kör balta kütüğe gidip sekebilir.   Bu durumda her tarafa çarpması mümkündür.

 Lastik ayakkabıyla veya yalınayak balta kullanmayınız! Balta ile işiniz bittiğinde silip yağladıktan sonra kılıfına hemen koyunuz.  Bu işlemi kendinize alışkanlık haline getiriniz ki bu aletler sizin işinizde her zaman faydalı olsunlar.

Balta kullanırken ve taşırken de çok dikkat edilmelidir. İşi bitince, keskinleştirilmeli,  yağlandıktan sonra kılıfına konulup kaldırılmalıdır.

Bir izci olarak zevk için ağaç kesilmeyeceğini bildiğinizi ümit etmekteyiz.

BALTANIN BİLENMESİ

Dikkat edilecek diğer bir konu baltanın keskin olmasıdır. BP der ki ; ““Keskin dediğimiz zaman gerçekten keskin demek istiyoruz; baltanızın sadece yüzünün iyi olması kafi değildir.  Ha kör bir çakıyla kalem açmaya çalışmışsınız, ha da pek keskin olmayan bir baltayla bir ağacı devirmeye çalışmışsınız. Kıra çıkmadan önce, şehir yada kasabada olduğunuz sırada bileği taşında nasıl balta bileneceğini öğrenseniz iyi olur.  Hindistan’da domuz avına çıkardık; o zamanlar mızrakların uçlarını daima keskin bulundurmanın ne kadar önemli olduğunu öğrendim. Avladığımız her domuzdan sonra mızraklarımızı tekrar bilerdik. Tabii bunun için yanımızda bir bileği taşı taşımazdık, fakat yanımızda istediğimiz zaman mızrakların uçlarına sürebileceğimiz küçük ve ince bir eğe bulundururduk.

Ormancılar da baltalarını bilemek için yanlarında böyle eğeler taşırlar. Bunların şöyle bir ata sözü vardır, “Arkadaşına cebinde kalan son liranı ver de; iyi bir ormancı olduğunu bilmedikçe baltanı asla verme.”

Baltanın keskin olmasını istiyorsan onu sık sık bilemelisin. Baltanı bilemek için baltanın başını, baltanın sapı yukarıya, keskin yüzü dışarıya gelecek şekilde tut, gerekirse bir kütük ile destekle, kuru biley taşını yukarıdan aşağıya doğru dairesel hareketlerle baltanın yüzüne sürt.  Eğeyle bileyeceksen düzgün sürt.

            

        BALTANI NASIL KULLANACAKSIN?

        “Acemi bir izci baltasını genel olarak gereğinden fazla bir kuvvetle indirerek isabetsiz vuruşlarını örtmek ister.  Tecrübeli bir kimse bu hali görünce bu acemice çalışmanın ilk zamanlarda kendisinde yarattığı “bel ağrılarını” hatırlayarak kıs kıs güler.

                         

Acemi izci ve kör baltası

 Vuruşlarınızın kuvvetli olması için çabalamayınız, aksine iyi nişan almaya ve baltanızı istediğiniz noktaya düşürmeye dikkat ediniz.  Baltanızın iniş hızı ve ağırlığı istenilen sonucu verir.  Vuruşlarınızı doğrudan doğruya yukarıdan aşağıya değil, yandan meyilli getirerek yapınız.”

Bir odun parçalamak ya da yontmak için altına mutlaka bir destek koymalısın, yoksa baltan yere çarpar.  Bir kütük bu işi görebilir. 

Bir odunu iki parçaya bölmek için baltanın ağzını sol elinle tuttuğun oduna, enlemesine ama tam olarak dik değil hafifçe meyilli bir şekilde hafifçe sapla.  Bilek hareketi ile odunu ve baltayı birlikte kaldırıp hızla destek olarak kullandığın kütüğe indir. 

Odunu ilk hareketle kesemezsen aynı hareketi odun kesilinceye kadar tekrarla.  Kütüğün bizden tarafında odun kesilmez.  Çıplak ayak ve lastik ayakkabı ile de kesilmemelidir.

Eğer odun bu şekilde kesilemeyecek kadar kalınsa odunu kesmek istediğin yerden kütüğe dayayarak üzerine önce V şeklinde geniş bir çentik aç.  Odunu boydan boya ikiye ayırmak istiyorsan hafifçe sapla.  Odunu ve baltayı birlikte kaldır ve hızla kütüğe indir.  Tüm kütüğe çarptığın anda baltayı ya da odunu hafifçe bük.

 

AĞAÇ DEVİRME

“Yararlı bir amaç için ağaç devireceğiniz zaman önce ilgililerden izin alınız.  Ağacı kesmeğe başlamadan önce, işinizi engelleyecek bütün dalları temizleyiniz.  Ayrıca ayağınıza takılıp sizi düşürebilecek böğürtlen v.b.  engelleri kaldırınız.  Seyirciler varsa onların da kendilerine tehlike gelmeyecek bir uzaklıkta bulunmalarına dikkat ediniz.

Önce ağacın devrilmesini istediğiniz tarafına ve sonra da mukabil tarafına baltanızla vurunuz.  Ağaç devrilirken başka ağaçlara çarpmamasına ve onlara takılıp kalmamasına dikkat ediniz.

İlk çentikleri açmadan baltanızla ağacın gövdesi üzerinde, aralarındaki mesafe kesilen ağacın gövdesi kadar ve biri yukarıda, diğeri aşağıda olmak üzere iki işaret yapmakla başlayınız.  Sonra sırayla aşağıdaki işarete yan, yukarıdakine ise yukarıdan aşağıya kesecek şekilde baltanızla vurunuz.  İki kesim arasında ağaç parçasını çıkarınız.

Şimdi ağacın öbür tarafına geçip, oraya da bir çentik  açmaya başlayınız; açacağınız bu çentikle açtığınız çentiğin alt tabanı arasında 7.5 cm kadar bir mesafe olmalıdır.

Ağaçtan çıkaracağınız çentik parçasının bir bütün olarak çıkmasına ve küçük küçük yongalar halinde dökülmemesine dikkat ediniz.  Kesilen ağacın dibinde küçük yongalar gören kimse burada acemi bir izcinin çalışmış olduğu kanaatine varır.  Bütün mesele baltanızla aynı noktaya isabetli vuruşlar yapabilmenizdir.

Kestiğiniz ağaç düşerken gövdeye dikkat ediniz, bazen bunun dip kısmı sıçrar.  Hiçbir zaman ağaç devrilirken dibinde durmayınız; bir çok acemi izci bu yüzden yaralanabilir, hatta hayatını kaybedebilir.  Ağacın gövdesi çatırdayarak devrilmeye başlayınca düşüş istikametinin aksine olmak üzere ağacın dibinden uzaklaşınız

         BALTA KULLANIMINDA GÜVENLİK

Unutma ki balta odunları değil, insanları da kesebilir. Baltanı kullanırken baltanın kontrolünü kaybedip, bir yerini kesebilirsin. Bu nedenle, balta  eğitimi almadan bunları kullanmamalısın.

Baltanı başkasına verirken dikey olarak ve baltanın başı aşağıya gelecek şekilde tut, karşındakine sapın uç tarafını ver.  Baltayı alan sensen, baltayı emniyetli bir şekilde tuttuğunu, karşısındakinin onu bırakabileceğini belirtmek için  "Teşekkür ederim, aldım" de.

Baltasını iyi kullanan bir izci altı vuruşla bir çadır kazığı yapabilir.

Ayrıca toplanan odunlar kesildikten sonra boylarına göre istiflenmelidir.  Odunluk olarak ayrılan bölgenin etrafı da bir iple çevrilmelidir. Odunların üstü ıslanmış ise ateşin yakınına dizilerek kurumaları sağlanır. Eğer bir ağaç dalında en ufak bir hayat belirtisi var ise, o dal kesilmemelidir.  Tüm yapraklar solmuş olsa bile dalın kırılgan olup olmadığı yoklanmalıdır. Yaş bir dalı yakmaya çalışmak tecrübesizliğin işaretidir.

Baltanın bakımı

Baltamız özel bir bakım ister, onu ihmal etmemelisin.   Baltanı daima keskin tutmalısın.  Baltanın başının sapa iyice oturduğundan, gevşek olmadığından emin olmalısın.

İşi bittiğinde silip, yağlayıp muhafazasına koymalısın.  Eğer  kısa süre sonra kullanılacaksa bir kütükte saplı bırakmakta yarar vardır.  Aksi takdirde bakımını yapıp kaldırmakta yarar vardır.  Balta bu şekilde daha uzun süre hizmet verir.

Baltanın muhafazası ve taşınması

“Baltanın yere değmesine izin verme ki paslanıp, körleşmesin. Yonttuğun ya da kestiğin odunun altında her zaman bir kütük olsun.  Yorulduğunuz zaman ya da işiniz bittiğinde baltanızı yere atıp bırakırsanız, gece karanlıkta oralardan geçen birinin ayağının kesilmesine neden olabilirsiniz.

Kullanmadığın zaman baltanın keskin ağzını kapat.  Bunun için baltanı bir kütüğe sapla ya da muhafazasına koy veya bir kumaş parçası ile sar.  Baltayı sağa sola savurmak budalalıktır.  Onu taşa toprağa çarpmak ve rasgele ağaçlara vurmakla hem körletirsiniz, hem de birçok kıymetli ağacı ziyan edersiniz.” Baltanızı bırakmak istediğiniz zaman onu bir kütüğe saplayınız ve tekrar kullanıncaya kadar onu orada  bırakınız, ya da onu tahtadan veya deriden yapılmış bir muhafaza içinde saklayınız ve taşıyınız


ÇADIRLAR ve UYKU TULUMLARI

 

Kamp deyince akla çadır gelir. Ama ne tür çadır? Çadırın yapacağın kampa uygun olmalıdır.

Yatma amaçlı kullanılan kişisel çadırlar olarak eskiden Kızılay çadırı denilen büyük tahta direkli çadırlar kullanılırdı. Ancak ağırlık ve taşıma güçlüğü nedeniyle pratik olmadığından artık pek kullanılmamaktadır. Daha sonra izcilikte alüminyum çubuklu çadırlar kullanılmaya başlanmıştır. Bu tip çadırlar daha yüksek boylarda kurulabildiğinden hala içinde oturulması gereken veya mutfak işlemlerine yönelik olarak kullanılmaktadır. Çadır tiplerinde son yıllarda büyük gelişmeler olmuş ve fiberglas çubukların içiçe geçmesiyle kurulan kubbe "dome" tipi çadır tipi ortaya çıkmıştır. Yeni tip çadırların hem kullanımı rahat hem de kurulması çok kolaydır. Ayrıca çok hafiftirler.

İzci kamplarında genelde izcilerin en az üç kişilik çadırlarda kalmaları güvenlik, rahatlık ve düzen açısından uygun görülmektedir. Bu nedenle izci ünitelerinin alacağı çadırları bu prensibe göre almaları uygun olacaktır.

Faaliyet amacıyla da değişik çadır türleri mevcuttur. Bunlar branda tente tipi büyük çadırlar veya demir veya alüminyum profilden yapılan ve üstüne naylon geçirilerek kapatılan büyük çadırlardır. Bu tip çadırların hem taşınması hem de kurulması oldukça zordur. Ancak uzun süreli kamplarda her hava koşulunda faaliyetlerin yapılabilmesi için gereklidir.

Yıl Boyunca Kullanılabilen Ünite Çadırları:

Obanın ve oymağının hafta sonu kamplarında ve yaz kamplarında kurulması kolay iki/dört kişilik çadırları kullanabilirsin. Bu çadırların içinde düzgün yatılabilmesi ve içinde rahat edilebilmesi amacıyla taban boyunun 2 m., yüksekliğinin ise 1 m.den az olmaması gereklidir. Çadırın eni çadırda kaç kişi yatabileceğini belirler. Bu çadırların su geçirmez ve ateşe dayanıklı bir materyalden yapılmış olması daha uygun olacaktır. Ama unutma ki hiç bir kumaş yanmaz kumaş değildir.

Uzun Dönem Çadırları:

İllerin mahalli kampları veya izci kampları için bütün yaz kurulu kalabilecek çadır bezinden yapılmış büyük çadırlar uygun olacaktır.

Hafif Çadırlar:

Uzman bir kampçı olduğun zaman, sırt çantanla çıkacağın gezide (kamp kurmak isteyebilirsin. Bu iş için en uygunu malzemesi ve kumaşı hafif olan bir çadır olacaktır. Bu nedenle tek kişilik hafif ve kurulması kolay çadır alabilirsin.

 

        ÇADIR BİLGİSİ

        Kamp çadırları genel olarak tek ve çift katlı olmak üzere ikiye ayrılırlar. Tek katlı ve su geçirmeyen bir çadırın içindeki su buharı dışarı çıkamadığından yoğunlaşarak çadırın içini ıslattığından kampçılar tarafından çift katlı çadırlar tercih edilmektedir.

        İçi nefes alabilen ve kullanım alanını çevreleyen iç tentenin üzerine çekilen, su ve rüzgar geçirmeyen dış tenteden oluşan çadırlarda iki tente arasında hava boşluğu bulunmaktadır. Çadır kurulduğunda iki tentenin birbirine değmemesine dikkat edilmelidir.

        Çadırlarda yatılan bölümden ayrı olarak eşya ( çanta, ayakkabılar vs.) koymak için ayrılmış ve bagaj adı verilen giriş bölümleri vardır. Tek veya çift bagajlı çadırlar bagajı olmayan çadırlara oranla daha kullanışlıdır. Çadır girişlerinin ikinci görevleri çadırdaki havalandırmayı sağlamaktır.

        Rüzgarlı ve yağışlı havalarda çadıra giriş – çıkışın kolay olması için giriş bölümünün rüzgardan etkilenmeyecek şekilde kurulması gerekir.

 

DİZAYNINA GÖRE ÇADIR ÇEŞİTLERİ

 

 ÜÇGEN ÇADIRLAR :

Bu çadırlar adından da anlaşıldığı gibi üçgen profile sahiptirler. Güçlü rüzgarlara karşı dayanıklı değillerdir. Çadırın başında ve sonunda iki çubuk bulunur. Bu çadırları kurabilmek için çadırı en az sekiz noktadan sabitlemek gerekir.

 

        TÜNEL ÇADIRLAR

 

        Bu çadırlar bir bakıma üçgen çadırların geliştirilmişleridir. Şekil olarak tünel şeklindedirler ve her iki ucunda U şeklinde iki pol ( Fiber çubuk )vardır. Pollerin şekilleri dolayısıyla iç hacimleri daha fazladır. Tünel çadırların üç pole sahip olanları da vardır ki bunlar rüzgara karşı daha dayanıklı olduğundan kış kullanımına daha uygundurlar. Tünel tipi çadırları kurabilmek için de en azından çadırı dört noktadan sabitlemek gerekecektir.

        DOME (KUBBE TİPİ) ÇADIRLAR

 

Dome tipi çadırların basit modelleri çadırın tepesinde kesişen iki esnek polden oluşmaktadır. Bu çadırların hacimleri geniştir ve yemek yapmayı ve giriş çıkışı kolaylaştıracak geniş girişleri vardır. Bu çadırlarda rüzgar altında esneyen fakat kırılmayan poller kullanılır.

 

İkinci tip dome çadırlar geodesic dome dediğimiz çadırlardır. Geodesic dome çadırlarda ise ikiden fazla sayıda pol kullanılmakta ve pollerin tek bir nokta yerine birden fazla noktada kesişmesi sağlanmaktadır.Dış tente ve iç tentenin her ikisine de destek verildiğinden dizaynın stabilitesi arttırılmıştır. Bu tip çadırlar yapı özellikleri nedeniyle rüzgara en dayanıklı çadırlardır. Buna rağmen genelde bagaj rüzgarın aksi yönünde kalacak şekilde kurulurlar. Bu tip çadırların normal şartlarda çok fazla yerden sabitlenmeleri gerekmemektedir.

        Araziye Uygunluk

 

      Çadırın kurulduğu arazi çadırın performansını etkileyen unsurlardan biridir. Bazı çadırlarda dış tentenin gerginliğini sağlamak ve çadırın ayakta durabilmesi için kazıkların belirli aralıklarla çakılmış olması gerekmektedir (üçgen çadırlar). Çadırı kurabilmek ve dış tenteyi gerginleştirebilmek için bu kazıkların tam olarak doğru yere çakılması gerekir ki taşlık bir arazide bu mümkün olmayacaktır. Gergi iplerinin tam olarak belli bir yere yerleştirilmesi gerekmediğinden, gerginliğini bunlarla sağlayan çadırlar daha bozuk arazilere kurulabilirler. Dağlarda çadırımızı yerin eğimine ve durumuna göre kurmamız gerekeceğinden çadırı rüzgara karşı en dirençli olacağı pozisyonda kurabilmek mümkün olmayabilir. Çadırı kazıklarla sabitleyebilmek çok zor olabileceğinden çadırımızın kendi başına ayakta durabilmesi gerekir. Bu yüzden dağ çadırları her yönden gelebilecek rüzgarlara karşı dayanıklı olmalıdırlar.

 

        KUMAŞLAR VE DİKİŞLER
 

Çoğu çadırın dış tenteleri hafif, dayanıklı, su geçirmez ve az yer kaplayan bir malzeme olan poliüretan kaplanmış naylondan yapılmıştır. Fakat naylon, güneşin ultraviyole ışınlarından etkilenir ve zamanla dayanıklılığını kaybeder.

Dış tentelerde aranabilecek özelliklerden biri de dikişlerinin su geçirmemesidir. Dikişler su geçirmez ince bir şerit bantla kaplanır. Bantlama işlemi dikişlerin su geçirmesini önlemekle birlikte bandın kumaşa birleştirilmesi için yüksek ısılar gerektiğinden kumaşın dayanıklılığını azaltmaktadır. Bu yüzden dikişi bantlanmamış çadırlar tercih edilebilir. Bu tip çadırlarda dikişlerin su geçirmezliğini sağlayan bir tür yağ olan seam sealant kullanılabilir.

Çadırların iç tenteleri daha hafif ve daha seyrek dokumalı naylon, pamuklu ya da pamuk polyester karışımı bir kumaştan olabilir. Çadır tabanları da genelde poliüretan ya da su geçirmeyecek başka bir maddeyle kaplanmış naylondur. Çadır tabanları en çabuk yıpranan bölümlerden biri olduğu için çadırı kesici ve sivri taşların bulunduğu yerlere kurmamak gerekir.

Çadırların birleşme bölümlerinde kullanılan en iyi dikiş yöntemi iki kumaşın üst üste katlandığı ve beraber dikildiği yöntemdir. Dikişler eşit aralıklı ve eşit bir gerginliğe sahip olmalıdır. Çadırlardaki ideal dikiş sıklığı santimetreye 3 yada 4 adet dikiştir.

 

POLLER (ÇUBUKLAR)

Poller içi boş alaşım çubuklardır. Bir kaç parçadan oluşurlar ve bu parçalar birbirlerine lastiklerle birleştirilmiştir. Bu sayede pollerin parçalarının kaybolması ya da sıralarının karıştırılması önlenmiş olur. Üçgen çadırlarda kullanılan poller dışındaki poller esnektirler.

Poller genelde fiberglass veya alüminyum alaşımlardan yapılır. Fiberglass poller daha ucuz, daha hafif olmalarına karşın dağda kullanılabilecek kadar dayanıklı değillerdir. En büyük dezavantajlarından biri ise soğuk havalarda esnekliklerini kaybetmeleri ve çok çabuk kırılabilmeleridir.

Günümüzde farklı üreticiler karbon grafit, titanyum, grafit epoksi ve boron fiberglastan yapılma çadır polleri ile ilgili araştırmalar yapmaktadırlar.

 

KULLANIM AMAÇLARINA GÖRE ÇADIRLAR

 

            Üç mevsimlik çadırlar

 

Bu çadırlar hafif, ufak ve taşıması kolay çadırlardır. iyi bir zemine doğru ve sağlam bir şekilde kurulduklarında kötü havaya dayanabilirler. Çadırın içinde yemek yapacak yer olmayabilir ve bu çadırların havalandırmaları da genelde buna uygun değildir. Çok yağışlı havalarda iç tente yoğunlaşma nedeniyle ıslanabilir. Aşırı olmadığı sürece kötü hava şartlarına dayanmalarına rağmen kötü hava şartlarında kullanılmak üzere üretilmemişlerdir.

          Dört mevsimlik çadırlar

 

Bu çadırlar genelde daha büyüktürler ve kötü hava şartlarına karşı daha dayanıklıdırlar. Daha iyi bir havalandırmaya sahiptirler, çapraz rüzgarlara karşı daha dayanıklıdırlar ve yemek yapmaya uygun, korumalı, iyi hava alan bagajları vardır.

        Dört mevsimlik ana kamp çadırları

      Üç mevsimlik ana kamp çadırlarına benzerler.  Kötü havalara karşı  daha  dayanıklıdırlar.  Uzun süre aynı yerde kurulu kalabileceklerinden her yönden rüzgara karşı daha dayanıklıdırlar ve yemek yapmak için büyük ve iyi havalanan bagajları vardır.

 

        Tek katlı Nefes Alabilir çadırlar

      Bu çadırlar su geçirmez/nefes alabilir tek bir dış katmandan yapılmışlardır. Tek kat olmaları nedeniyle eş dayanıklılıktaki çadırlara göre daha hafiftirler. Su geçirmez/nefes alabilir kumaşların basınç, sıcaklık ve nem farkı ilkesine göre çalışmasından dolayı bu tip çadırlar soğuk ve kuru hava şartları için uygundur. Genel kullanımları yüksek irtifa teknik tırmanışlarıdır.

ÇADIR NASIL KURULUR ?

Çadır kurarken izlemen gereken işlemler;

1 - Çadırı kuracağın yerin düzgün, hafif eğimli olmasına dikkat et. Tabanda yatarken sırtına batacak herhangi bir şeyin olmadığından emin ol. Tabanın geleceğe yere çadır kirletmesin ve nemi alsın diye gazete kağıdı veya branda kumaş serilmesi uygundur.

2 - İki/Dört kişilik bir çadırı kurmadan önce kapı bölümünü kapat. Kapısı meydanı gösterecek şekilde ayarla. Dört ucunu doğru açıdan çakacağın kazıklarla tuttur.

3 - Çadır tipine göre direkleri yerleştir veya yuvalarından geçir. Direk gergi ipleri için kazıkları çak. Çadırın direklerini dik, ipleri kazıklara geçir. Gergi bağını kullanarak bağla. Güneşlik (yağmurluk) varsa tak.

4 - Kenar gergileri için kazıkları çak, gergi iplerini kazıklara geçir. Bütün iplerin gergin olup olmadığını, çadır kenarlarının düz olmadığını kontrol et.

5 - Çadırın etrafına yağmur olukları açarak yağabilecek yağmurun çadırın tabanına gelmesini engelle.

6 - Çadır torbasını ve diğer malzemeleri çadırın içine koy, çadırı toplama sırasında arama.

 

ÇADIRIN BAKIMI?

Kamptan ayrılacağın zaman çadırını dikkatle sök. Çadırını sökmek için kurarken izlediğin basamakları bu sefer tersten başlayarak uygula.

Çadırını söktükten sonra üzerindeki tozu, toprağı, kuru otları temizle. Çadırını katla ve yuvarlayarak rulo yap. Çadırını kullanmadığın zaman kuru bir yerde sakla. Kamptan ayrılırken çadırını nemli olarak topladınsa, yerine kaldırmadan önce aç kurut ve yeniden aynı şekilde topla. Çadırını toplarken, kapı örtüsünü dikkatlice çadırın dışına çıkarıp düzgün bir şekilde yaymayı unutma.

Çadırının içinde botlarınla yürüme. İçinde mum gibi zarar verecek şeyler yakma.

 

UYKU TULUMU

 

Uyku tulumları kampçılığı daha rahat hale getiren kamp gereçleridir. Uyku tulumları değişik hava koşullarında kullanılmak üzere çeşitli kalınlıklarda imal edilirler. Genelde +3 derecelik uyku tulumları mevsimlik kamplar için yeterlidir. Ancak daha soğuk hava koşullarında kamp yapılacaksa eksi soğukluk derecelerinde kullanılabilecek uyku tulumları alınmalıdır. Kış kampları ve dağ tırmanışları için -40 dereceye kadar kullanılabilen uyku tulumları vardır. Uyku tulumlarının ıslanmaması, ıslak paketlenmemesi, havalandırılması ömrünü uzatacaktır.

 

TESİS YAPIMI

           Tesis yapımında kullandığın tüm bağlar sağlam olmalı ve kaymamalı. Bunu sağlamak için tesis projelerini oluştururken üçgenlere yer ver.
 
         Yaratıcılığını kullanarak daha değişik tesisler yapabilirsin. Tesis yaparken göz önünde bulundurman gereken şey yapacağın tesisin gerçekten işe yaraması ve kullanılmasıdır.
 
           Tesis yaparken ağaçlara zarar vermemen, yaş ağaç ve dalları kesmemen gerektiğini hiçbir zaman unutma.

TESİSLER

             Bir kamp kurduğumuzda, burada kalacak kişilerin rahat ve huzur içinde bir arada yaşayabilmeleri için herkesin uyması gereken bazı kurallar vardır. Bu kurallar kamp kurulduğu andan itibaren burada bulunanlara yüksek sesle bir kağıttan okunacak ve uygulanması istenecek. Yazılı listeler bir kampın bütünü değildir. Doğayı seven, bu ortamda olmaktan zevk alan kişi kendini önceden eğitmek zorundadır. Kampa geldiğinde sorunlarımızı yanımızda getirmemeli, sorun yaratan değil, problem çözen bir yapıda olmalıyız. Kamp bir birliktelik ve elbirliği ile tamamlanan bir ilişkiler bütünüdür. Burada kaytarma yapan, temizliğine dikkat etmeyen, sırası geldiğinde ortadan kaybolan ve yemek saatinde ortaya çıkan kişinin grupta yaratacağı sıkıntı tüm geziyi berbat etmeye yeter. Kamplarda böyle insanlara her zaman rastlanır. Kamplar bu yapıdaki kişilerin yapmadığı işi, sırf problem çıkmasın diye üstlenen kişilerle, tembelliği adet haline getiren kişilerin çatışmasına sahne olmamalıdır. Bu kişiler kısa gezilerde tanınmalı ve uzun etkinliklere kesinlikle götürülmemelidir. Sonuçta doğada yapılan etkinlikte hiçbir zaman ev hayatındaki rahatlığı elde edemezsin. Bana sorarsanız, aslında kampta daha rahat ederim. Bu bir alışkanlık ve isteklerin sınırını bilmekten geçer. Doğa çok değişkendir. Her zaman sürprizler yapar. Güneşli bir gezi düşlerken, sağanak yağmurda bir gezi yapmak zorunda kalabiliriz. Kötü bir yemek, rahatsız bir uyku, hedeflenen noktaya ulaşamama her zaman rastlayabileceğimiz problemdir. Amaç her andan zevk almaya çalışmak olmalıdır. Her ortamdan zevk almasını bilen, işleri programa dahi koymadan paylaşan, her an yanınızda yardıma hazır olan kişilerle yapılan kampların zevki anlatmakla bitmez.

Kamplarda hazırlanan tuvalet ve banyolar kişi adetine göre yapılır. Yapılan tesisin basitinden, detaylısına kadar bir çok çeşitte olması kişi sayısı ve kalınacak gün adetine bağlıdır. Az sayı ve kısa bir kampta tuvalet basit bir çukur olmasına karşın kalabalık ve uzun bir kampta mutlaka iyi bir tuvalet tesisi hijyenik açıdan gereklidir.

 Çimenin kesilmesi:Çimeni az güneşli yerde bırakırız.

      

Basit bir tuvalet                                                 Tuvalet Çukuru

        

  Kapalı Tuvalet                                                             Duş

   

Basit bir tuvalet                                     Ağaçlarla yapılmış helâ

 

 

Yemek Masası

Çamaşır Askılığı

Mutfak Tezgahı

Yapılabilecek basit araçlar

İzci sayısı kadar tesis yapma yolu vardır.

Sizler daha güzel tesisler kurabilirsiniz.

tArİhTe bUgÜn
 
AkSarAy hAvAsI
 
AKSARAY AKSARAY
ArkAdAsInA TaVsİyE Et
 

http://KENDİ

GüNüN SöZü
 
 
Bugün 7 ziyaretçi (27 klik) kişi burdaydı!



Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol